Çocukların erken yaşta maruz kaldığı ekranların, ergenlik döneminde depresyon riskini artırdığına dair çarpıcı bulgular ortaya çıktı. Yapılan bir araştırma, 9 yaşında başlayan ekran serüveninin, 13 yaşında depresyonla sonuçlanabileceği konusunda önemli ipuçları sunuyor. Uzmanlar, aileleri bu konuda bilinçli olmaya ve çocuklarının ekran kullanımını yakından takip etmeye çağırıyor.

Ekran Bağımlılığı ve Depresyon İlişkisi

Araştırmacılar, 2016-2018 yılları arasında 9-12 yaş aralığındaki 11.876 çocuğu inceleyerek üç yıl boyunca takip etti. Elde edilen bulgular, 9 ve 10 yaşındaki depresyondaki çocukların ilerleyen yıllarda sosyal medyada daha fazla vakit geçirme olasılığının, mutlu çocuklara göre daha yüksek olmadığını gösterdi. Ancak 12-13 yaş grubundaki çocuklarda, sosyal medyada daha fazla zaman geçirenlerin depresif semptomlar gösterme oranında belirgin bir artış gözlemlendi.

Bu durum, ergenlik döneminde sosyal medyanın ve ekranların etkisinin daha da arttığını gösteriyor. Ergenlik, hormonal değişikliklerin yaşandığı, kimlik arayışının yoğunlaştığı ve sosyal ilişkilerin önem kazandığı bir dönemdir. Bu dönemde, sosyal medyanın sunduğu sanal dünya, gerçek hayattaki zorluklardan kaçış yolu olarak görülebilir. Ancak, sürekli olarak başkalarının mükemmel hayatlarını görmek, yetersizlik duygusuna ve özgüven eksikliğine yol açabilir. Ayrıca, siber zorbalık gibi olumsuz deneyimler de depresyon riskini artırabilir.

Ekran bağımlılığının fiziksel ve psikolojik sağlığa birçok olumsuz etkisi bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır:

• Uyku bozuklukları
• Göz yorgunluğu ve görme problemleri
• Duruş bozuklukları ve kas-iskelet sistemi sorunları
• Obezite ve hareketsizlik
• Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB)
• Sosyal izolasyon ve yalnızlık
• Anksiyete ve depresyon

Ailelere Öneriler

Uzmanlar, ailelerin çocuklarının ekran kullanımını kontrol altında tutmaları ve onlarla daha fazla vakit geçirmeleri gerektiğini vurguluyor. İşte ailelere yönelik bazı öneriler:

• Çocuklarınızla ekran kullanımının riskleri hakkında konuşun ve bilinçlendirin.
• Ekran kullanımına günlük sınırlar koyun ve bu sınırlara uyun.
• Yemek saatlerinde ve yatmadan önce ekran kullanımını yasaklayın.
• Çocuklarınızı fiziksel aktivitelere ve sosyal etkinliklere yönlendirin.
• Onlarla birlikte kaliteli zaman geçirin, oyunlar oynayın ve sohbet edin.
• Ekran kullanımını ödül veya ceza olarak kullanmayın.
• Çocuklarınıza örnek olun ve siz de ekran kullanımınızı kontrol altında tutun.

Dijital Dünyada Sağlıklı Kalmak Mümkün mü?

Teknolojinin hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olduğu günümüzde, çocukları ekranlardan tamamen uzak tutmak mümkün olmayabilir. Ancak, bilinçli ve kontrollü bir ekran kullanımıyla, teknolojinin faydalarından yararlanırken zararlarından korunmak mümkündür. Ailelerin, okulların ve toplumun işbirliği ile çocukların dijital dünyada sağlıklı ve mutlu bir şekilde büyümeleri sağlanabilir. Unutmayalım ki, çocuklarımızın geleceği, bizim bugünkü seçimlerimize bağlıdır.